İnsanın mükerrem olabilmesi için, nefsini tezkiye etmesi şarttır. Nefsini tezkiye, insana farzdır. Nefsini tezkiyeye çalışmak ve bu uğurdaseyr-u süluke girmek cihad-ı ekberdir.
Mükerrem sifatta yaratılan insanın nefsini tezkiye, kalbini tasfiye etmesi lazımdır. Kur’an-ı Kerim’in beyânına nazaran insanda 6 nefis mertebesi vardır:
1- Nefs-i emmâre. (Sûre-i Yûsuf’ta)
2- Nefs-i levvâme. (Sûre-i Kıyâme’de)
3- Nefs-i mülheme. (Sûre-i Ve’şşems’de)
4- Nefs-i mutmeinne. (Sûre-i Fecr’de)
5- Nefs-i râzıye. (Sûre-i Fecr’de)
6- Nefs-i merdiyye. (Sûre-i Fecr’de) beyan olunmuşlardır.
Bunların tarifleri:
1- Nefs-i emmâre:
Allah Teala’nın emirlerine uymayan, men’ ettiklerini fütursuzca yapan, şeytana uyan, keyfine, zevkine, günaha düşkün nefistir. Cühela, süfeha ve erbab-ı measinin nefsidir.
2- Nefs-i levvâme:
Allah Azze ve celle’nin emirlerine kısmen uymayan, men’ ettiklerini bazen yapan ve yaptığı zaman da pişman olan, kendini zaman zaman kinayan, levm eden nefistir. Hasenatıyla mesrur, seyyiatıyla mahzun olan nefistir.
3- Nefs-i mülheme:
Yüce Allah’ın emirlerine mümkün mertebe uyan, men’ ettiklerinden mümkün mertebe sakınan ve bu hallerinden dolayı bazı ilahi ilhamlara nail olan nefistir.
4- Nefs-i mutmeinne:
Allah Azze ve celle’nin emirlerine tam uyan, men’ ettiklerinden sakınan, kuvvetli iman ve itmi’nan sahibi nefistir. rif-i billah olan, takva ve yakın ashabının nefsidir. Bunlar hitab-ı ilahiyeye mazhardırlar. yet-i kerimede: “Ey itmi’nana ermiş nefis! Sen Rabbinden, Rabbin de senden razı olarak Rabbine dön! Kullarımın arasına katıl! Ve cennetime gir!” buyrulmuştur.
Görülüyor ki, mutmeinne’den aşağı derecedeki nefisler hitab-ı ilahiye layık olamamışlardır. Ancak itmi’nana ermiş olan nefs-i mutmeinne; raziye ve merdiyye nefisleri, hitabullaha mazhar olmuşlardır. Ve Allah, mutmeinne nefis sahiplerini raziye ve merdiyye makamlarına davet buyurmuştur. Bu davete icabet; insana talim-terbiye ve seyr u sülük gerektirir.
5- Nefs-i razıye:
Her vechile Hakk’a yönelen, daima Allah ile olmak şuuruna eren, hikmetine ve hükmüne ram olarak Hak’tan razı olan nefistir. Ayet-i kerimede: “And olsun sizi biraz korku, biraz açlık; biraz da mallardan, canlardan ve mahsullerden yana noksanlaştırma ile imtihan edeceğiz. Sabr edenlere (rızamı) müjdele!” buyurulmuştur. (Bakara Sûresi, 155)
6- Nefs-i merdiyye:
Bütün mevcudiyetiyle hakkani durum ve taatta bulunan, böylece Cenab-ı Alla’ın kendisinden razı olduğu nefistir. İnsanın mükerrem olabilmesi için, nefsini tezkiye etmesi şarttır. Nefsini tezkiye, insana farzdır. Nefsi tezkiyeye çalışmak ve bu uğurda seyr u süluke girmek cihad-ı ekberdir. Bu tabiri Resul-i Ekrem Efendimiz (s.a.v) “Tebük Gazvesi”nden dönüşlerinde bizzat kullanmışlar ve ashabına:
“– Şimdi küçük cihaddan (muharebeden) en büyük cihada (nefsi islah etmeye, kamil insan olmak cihadına) dönüyoruz.” buyurmuşlardır.